EGO

Kişilik yapısının doğrudan doğru­ya dış ve iç ortamlarla ilgili olan bölü­müdür. Bilinçsiz kişiliği kasteden psiko­lojik bir deyim olarak da kullanılır. Ki­şinin davranışları üzerinde etkilidir.

Latince bir sözcük olan Ego, ben, benlik, kendilik anlamına gelir. Ego, egoizm, bencillik, id ve superego sözcükleriyle alakalıdır. Egonun, bireyi diğerlerinden ayırt eden göreceli, soyut bir varlığı vardır. Ego insanın hem özne boyutunu tanımlayan irade, bilinç ve vicdanı hem de onun nesne boyutunu tanımlayan, dürtülerini, iç isteklerini, tutkularını, içsel enerji kaynaklarını içine alan çok geniş bir komplekstir. Yapısı emergent özellikte olduğu için, parçaların bütünleşmesi, etkileşimi ve gelişimi neticesinde görünür hale gelen misali varlıktır.

Göreceli gerçekler üzerinden karşılaştırma yoluyla, mutlak gerçekliği, kavrama aracı olan egonun varoluş işlevleri, organizmanın kendi sınırlarını anlama kapasitesinden, deneyimlerinden bilgi toplayıp çıkarımlarda bulunmasından, içinde yaşadığı çevreye uyum sağlama kapasitesinden türevlenir. Bu kapasiteler, içgüdüsel olarak, dürtüler halinde diğer canlılarda değişik seviyelerde bulunur. Ancak insanda bu kapasiteler, dürtüler, istekler, eğilimler, biyopsikososyal gelişim esnasında ego dediğimiz bir yapı şeklinde kristalize olup örgütlenirler.

Ego, hem öznel hem de toplumsal yaşamında, bireyin kendini tanımlayıp, anlamlandırabileceği ve koruyabileceği içsel olarak işleyen bir referans noktası oluşturur. İnsan benliğinin(kendiliğin) bir bileşeni olan Ego, sosyal çevreye uyumla ve sosyo-kültürel etkilerle modifiye edilip şekillenen kristalize olan(inşa edilmiş) benlik katmanıdır.

Dinamik bir matriks olan ego çevreden gelen uyarıları, bilgileri filtre edip, yapılandıran işlemlerden oluşur. İnsanda arka planda otomatik olarak işleyen algılayıcı, seçici, düzenleyici ego sistemi, gerçekliğin filtresi ve editörüdür.

Çevreden insana gelen uyarılar, ego filtrelerinde süzülüp, kontrolden geçtikten sonra, cevap üretilir. Egonun kendisi değil, düşünce, duygu ve davranış tarzları şeklinde etkileri gözlenebilir. Egonun şekillendiği sosyokültürel çevrenin inanç sistemleri ve ahlak anlayışı, onun gerçekliği filtre ve kontrol etme fonksiyonlarını etkiler. Bireyi ötekine karşı içsel koruyucu ve düzenleyici olan ego, iç ve dış gerçekleri, ya göz ardı eder, ya inkar ya da tahrif eder. Otomatik olarak işleyen ancak irade ve bilinçle kontrol edilebilir olan bu mekanizmalar, psikolojide ego savunma sistemleri olarak adlandırılır. İnsanların her biri, farklı ego filtrelerine ve kişilik ekranlarına sahiptir.

PAYLAŞ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git