Gebelikte Alkol Kullanımı

Eğer henüz hamile değilseniz ve önümüzdeki yıl yaşamınıza yeni bir can katma­yı planlıyorsanız, bu süreçte limitinizi kontrol altına alarak alkol kullanabilirsi­niz. Unutmayın ki, fazla alkol tüketimi, erkekle kadının cinsel birleşmesini de olumsuz etkileyebilir.

Eşinizin yoğun alkol kullanımı spermlerinin kalitesini düşüreceğinden, onu da bilgilendirmenizde ve bu konudaki bilgiyi doktorunuz­dan beraber almanızda yarar var. Hamile kalmadan önce “akşamcılar” gibi ol­mak (günde 6 kadehten fazla içmek) döllenmeyi engelleyebildiği gibi, erken dü­şük olasılığını da beraberinde getirir. Eğer hamileyseniz ve bu durumu henüz bilmeden alkol kullanmaya devam etmişseniz bebeğinizin bundan nasıl etkile­neceğini merak ediyor olabilirsiniz. Merak etmeyin; bu süre içerisinde bebeği­nizde olumsuz gelişime neden olacak etkenler henüz oluşmamıştır.

Hamilelik süresince alkol kullanmak, bebeğin rahim içindeki gelişimini, doğu­munu, bebeğin çocuklukta ve ergenlikte yaşayacağı sağlık sorunlarıyla mücade­le etmesini ve ergenliğe kadarki öğrenme yeteneğini olumsuz etkileyebilir.

Hamilelikte alkol kullanan kadınlar, açık bir şekilde, bebeklerini “fetal alkol sendromu” ile karşı karşıya getirir. Bu sendrom, fiziksel, zihinsel ve davranışsal birçok sorunun bir arada bulunması anlamına geliyor. Bunlardan bazıları geli­şim sorunları, kalp sorunları, zihinsel gerilik veya yüzde ya da organlarda anor­mallikler olarak sıralanabilir. Bunun yanı sıra beynin gelişimini de olumsuz et­kileyerek, hafıza, öğrenme, konuşma ve davranış eksiklik veya bozukluğuna da yol açabilir. Fetal alkol sendromu olan bir bebekte, kısa boy, düşük kilo, küçük kafa yapısı, eklem ve organlarda sorunlar, yüzde anormal oluşumlar ve kalp has­talığı görülebilir. Ender olarak kulak enfeksiyonları, diş sorunları ve görme bo­zukluğu da ortaya çıkabilir. Ve ne yazık ki, günümüzde fetal alkol sendromunun tedavisi yok. Alkolün bebeğin gelişimi üzerindeki olumsuz etkilerinden bi­ri, bebeğin az gelişmesine neden olmasıdır. Buna tıp literatüründe “rahim içi ge­lişme geriliği” (İUGG-intrauterin gelişme geriliği) adı verilmektedir. Alkol kul­lanımının yol açabileceği en ciddi sonuçlar ise düşük ve erken doğumdur.

“İçkiyi az için, bu sorunlar azalır” demek de ne yazık ki mümkün değil. Çünkü tıp, ne kadar içildiğinde bu sorunlarla karşılaşıldığını tam olarak bilemiyor. Ha­milelikte, bebeğiniz sizin kanınızda bulunan her şeyi alır; bu kadar basit yani!

Dolayısıyla aldığınız alkol, plasentadan ona geçer. Yetişkinlerde, fazla alkol tü­ketiminde karaciğer alkolle mücadele etmeye çalışır. Bazen başarılı olur, bazen olamaz. Bebeklerin karaciğerleri ise alkolle mücadele etmede yeterli değildir. Düşünsenize, o daha minicik!..

Bilimsel araştırmalar, her gün düzenli içmenin veya bir kerede aşırı düzeyde al­kol almanın ciddi komplikasyonlara neden olabileceğini gösteriyor. Ancak, ara­da bir veya özel günlerde bir kadeh içmenin bebeğe bir zararının olmadığını öne sürenler de var. Eğer, “Hayır, benim vazgeçmem çok zor” diyorsanız, o zaman kontrollü olarak ve sağduyunuzu kullanarak, alkol tüketim düzeyinizi bir şekil­de kararında tutabilirsiniz. Bazı hekimler, hastalarına özellikle ilk trimesterde içmemelerini, çünkü bu dönemde bebeğin organ sisteminin şekillendiğini ve teh­likeye açık olduğunu söylerler. Bu dönemden sonra ise haftada bir iki kadeh sı­nırlaması getirirler. Siz de doktorunuz ile konuşarak kendinize uygun bir plan yapabilirsiniz. Ama, en iyisi tabii ki hiç içmemek.

PAYLAŞ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git